
Varoluşçu Psikoterapi
Varoluşçu yaklaşım, bireyin yaşadığı sorunların yalnızca soruna ya da zihinde olup biten süreçlere odaklanarak değil, ancak bireyin yaşamına daha geniş bir açıdan bakarak anlaşılabileceğini savunan, felsefe temelli bir yaklaşımdır. Sorunlara odaklanmak yerine, bu sorunların (veya semptomların) ortaya çıktığı genel bağlamı araştırma ve keşfetme yolunu benimsemiştir. Burada bahsi geçen bağlam kişinin hayatının bütünüdür. Çalışmanın temel amacı kişinin kendi varoluşunu, deneyimlerini ve yaşadığı hayatı anlaması ve tanımasıdır.
Varoluşçu yaklaşım, günlük hayatta sıkça yaptığımız açıklama ve neden-sonuç ilişkileri arama halimizin bizi deneyimimizden, duygularımızdan ve bedensel süreçlerimizden uzaklaştırdığını öne sürer.

Bizi deneyimlerimizle en yakın temasa geçirenin ise betimlemek ve bağlamı araştırmak olduğuna vurgu yapar. Varoluşçu psikoterapi, deneyimin dikkatli ve derinlikli bir şekilde, danışan tarafından betimlenmesini içerir. Süreç boyunca uzmanın görevi, danışanın betimleme sürecine rehberlik etmektir.
Varoluşçu bakış açısı bireye, insan olma halinin beraberinde getirdiği doğal sınırlılıkları (ölüm, zaman vs.) ve bunların yarattığı kaygıları hesaba katarak daha geniş bir açıdan bakar. Kişinin tabi olduğu dış gerçekliklerin haricinde, kendi oluşturduğu sınırlar ve yaşadığı deneyimler (ikilemler, çelişkiler vs.) karşısındaki tutumlarını ele almayı ve bunları da derinlemesine araştırmayı hedefler.